sabrettim

tatmadığım zehirden içirmem kimseye, benim de bazı kurallarım var

herkes razı dünden baş edemediği felaketin figüranlığına

en dibe dalgınlığına 20.000 fersah

nasıl hicreti berdevam kılsam

boyun eğmeden kötücüllüğün hükümranlığına

keşkelerin keskinliği

şeklim keşmekeşleşirken işin ehliyim

hissetmedim insanlığımı yitirdiğimi

hiç sevmedim dertleşmeyi

rakıda yüzen buzu seyretmeyi

ben yere çakılanlardan öğrendim yerçekimiyle flörtleşmeyi

anladım nefreti karmanın aleyhine beslemeyi

bu fetret devrine sanılanın aksine henüz deccalleşmemiştim hiç

bildiğin gibi değil ben geçmişi öteleyip

beş misliyle karşılık vereceğim

anadolunun talebi biraz dramatik olan

afili bi yalan herkesin seveceği

beni tükürmeyen toprak artık iflah olmaz olamaz çamurlaşır

bilirim insana en çok aynadaki despot yaratık gavurlaşır

sırtından hançerlediğim baykuş istedi ihanete kavuşmayı

unuttu bu gece gözlerimdeki münasebetsiz ay tutulmayı

bana haram edildi anlam ve bitti kavga buyruk başıma

namertleri kelimelerle recm etmenin siyasi sonuçları var

kayıp oldu adım kayboluşum fark edilince

kendime yabancılaşmam bile made in türkiye

sabrettim yeterince

boşuna mıydı azad olmak ha 24 ayar prangalardan

boşuna mıydı intikam almak örgütlenemeyen karıncalardan

sıkıldım artık unutmak istediklerimi anımsamaktan

bütünün hesabını sorucam evvela paramparçalaşandan

yakınlaşır başlangıcı nihayetin sabahları

keyfim kaçık, reverb açık, kafam ayık, cevap hayır, abartmayın

vedalaşıp tıpış tıpış gider iken diğer yarım

kucakladım dilemmamı, adımladım beşiktaş'ı, saçmalığın danikasıydı

değiş tokuş eşit takaslar

fısıldayan haset rabarba

biraz şüphe biraz lakerda

illa bi anlamı mı olmak zorunda

yolumu kaybetsem de ama dünya kocaman demedim

peygamberleşmedim henüz müjdelenenlere teslim olacak değilim

sabrettim, sabrettim

sabrettim, sabrettim